2014 - MAKALELER


Arkadaşına gönder

Print almak için

Yazı boyutunu büyütmek için     


Size en fenânızı haber vereyim
4/21/2014

Nemîme; koğuculuk, ara bozmak için söz taşımak demektir. Nemmâm ise; söz taşıyan, koğuculuk yapan kimse demektir. Peygamber efendimiz; (Size en fenânızı haber vereyim. Nemmâmlık edenler, aranızı bozanlar ve insanları birbirine düşürenlerdir) buyurmuştur.

Muhammed Ma'sûm hazretleri bir sevenine hitaben buyruyor ki:
“Fitne ateşi ne kadar söndürülür, bastırılırsa, o kadar iyidir. Dostlardan, sevdiklerinden insanlık îcâbı bir kusûr meydana gelirse, bağışlamalı, iyiliklerini, iyi taraflarını görmelidir. Sâlihlerden birinin yanında, bir kimsenin kötülüğünden bahsedilince;

-Biz, iyiliğine bakarız. İyiliği kötülüğünden fazla ise, iyiliklerini alır, kötülüklerini geçeriz. Nitekim efendi de kölesine böyledir. O hâlde kulun, kula karşı nasıl olması îcâb ettiğini bundan kıyas etmelidir demiştir.

Kenz-ül Hafi kitabında, Hâlid bin Sinân hazretlerinin şöyle buyurduğu naklediliyor:
Dedikoduyu kabûl etmek, dedikodudan daha kötüdür. Çünkü dedikoduyu dinlemek, onu tasdîk etmektir. Yapılan dedikodu doğru ise, bir kimsenin gizli bir şeyini ortaya dökmek, hürmetini gidermek, nâmusuyla oynamak vardır. Yalan ise, Allahü teâlâya karşı gelmek, yalan ve iftirâ vardır. Sana bir kimse gelip, filân kimse, senin hakkında şöyle şöyle dedi, senin için şöyle şöyle yaptı dese, bu durumda şu altı şeyi yapman senin üzerine vâcib olur:

1-Tasdik etmemelisin, yânî söz getiren kimsenin sözlerinin doğruluğuna inanmamalısın. Çünkü nemmâm, yâni dedikodu yapanın şâhitliği, İslâmda kabûl edilmez. Allahü teâlâ, Hucurât sûresinin 6. âyetinde meâlen; (Ey îmân edenler, eğer size bir fâsık, bir haber getirse, onu araştırın, doğruluğunu anlayıncaya kadar tahkîk edin. Değilse, bilmeyerek bir kavme sataşırsınız da, yaptığınıza pişmân olursunuz) buyuruyor.

2-Dedikodu yapanı menetmelisin. Çünkü dedikodu yapmak, kötü bir iştir. Allahü teâlâ, Âl-i İmrân sûresinin 110. âyetinde meâlen; (Ey Muhammed aleyhisselâmın ümmeti! Siz beşeriyyet, insanlık için meydâna çıkarılmış en hayırlı bir ümmetsiniz, iyiliği emreder, fenâlıktan alıkorsunuz ve Allaha îmânınızda devâm edersiniz!) buyuruyor.

3-Dedikodu edene, söz taşıyana, getirip götürene, Allah için kızmalısın. Çünkü o âsîdir, günahkârdır. Günahkâra buğz ise, vâcibtir.

4-Yanında olmayan din kardeşine, dedikodu yapanın sözü ile, sû-i zan etmemelisin. Çünkü Müslümana sû-i zan harâmdır. Harâmdan sakınmak, elbette lâzımdır.

5-Dedikodu yapanın sözünü araştırmamalısın. Çünkü Allahü teâlâ, tecessüsü, insânların gizli şeylerini araştırmayı yasaklıyor ve Hucurât sûresinin 12. âyetinde meâlen; (Ey müminler! Zannın çoğundan sakınınız. Çünkü, zan etmenin bâzısı günah olur. Birbirinizin kusûrunu araştırmayın) buyuruyor.

6-Bu dedikoducunun yaptığını, sen yapmamalısın.”

Netice olarak, İslâm âlimlerinden bir zâtın buyurduğu gibi:
“Günahtan kurtulmak isteyen ve din kardeşleri ile arasının bozulmasını istemeyen, kendini hâkim yerine koysun. Herhangi bir kimse hakkında, bir kişinin söylediğine inanmasın. Birden çok şâhit ve şâhitler de âdil olmayınca, bu kimsenin sözünü kabul etmesin.”
 
Güncelleme Tarihi
25 Nisan 2024 Perşembe
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır.
Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya gerek kalmadan,
herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.
Ziyaretçi Sayısı
Ana sayfam yap     Sık kullanılanlara ekle